Bir kafede otururken aniden içeri tuhaf kıyafetler giymiş, alışılmadık bir şekilde davranan biri girse… Ne yapardınız? Çoğu insan göz ucuyla bakar, ardından sessizce fısıldaşmaya başlar. Kimileri cep telefonunu çıkarıp bir fotoğraf çeker, sosyal medyada paylaşır. Altına da muhtemelen şu türden bir yorum yazar: “Böyle insanları anlamıyorum…”
İnsanlık tarihine baktığımızda, farklı olanı görme ve gözlemleme isteğimizin aslında yeni bir şey olmadığını görüyoruz. Ancak asıl soru şu: Bu gerçekten masum bir merak mı, yoksa farklı olanın üzerine basarak kendimizi daha "normal" ve "üstün" hissetme çabası mı?
Bu yazıda, 19. yüzyılda ortaya çıkan ve “Freak Show” olarak adlandırılan gösterilerden başlayarak, bugün sosyal medyada nasıl benzer bir kültürün sessizce büyüdüğünü derinlemesine inceleyeceğiz. Peki gerçekten ilerledik mi, yoksa yalnızca şekil mi değiştirdik?

Freak Show: İnsanların Merakını Sömüren Endüstri
19. ve 20. yüzyılın başlarında, Batı dünyasında Freak Show adı verilen gösteriler büyük ilgi görüyordu. Peki, bu gösterilerde kimler sahne alıyordu?- Doğuştan gelen fiziksel farklılıklara sahip insanlar (cüceler, devler, yapışık ikizler)
- Toplumun normlarına uymayan yaşam tarzlarına sahip bireyler
- Psikolojik ya da nörolojik farklılıklar sergileyen kişiler
Bu gösterilerde yer alan insanlar, çoğunlukla yoksulluk ve dışlanmışlık nedeniyle başka bir seçenek bulamadıkları için bu tür gösterilere katılmak zorunda kalıyordu. Bu bireyler, izleyiciler için birer insan olmaktan çok, “görülmesi gereken bir garabet” olarak sunuluyordu.
Ancak asıl çarpıcı olan, bu gösterilere duyulan ilgideki derin psikolojik motivasyondu: Normların dışına çıkanları izlemek, kendi sıradanlığımızı ve “normal”liğimizi doğrulamanın bir yoluydu.
Neden Farklı Olana Bu Kadar Merak Duyuyoruz?
İnsanların farklı olana duyduğu ilginin kökeni aslında oldukça karmaşıktır. Sosyal psikoloji ve felsefe alanında bu merakı açıklayan birkaç teori öne çıkıyor:
Sosyal Karşılaştırma Teorisi
İnsanlar, kendilerini başkalarıyla kıyaslayarak değerlendirir. “Benden daha kötü durumda olanlar var” düşüncesi, bazılarına psikolojik bir rahatlama sağlar. Freak Show’lar da tam olarak bu mekanizmayı tetikliyordu: İzleyiciler sahnedeki bireylere bakarak kendi “normal” kimliklerini pekiştiriyordu.- Öz Onaylama İhtiyacı
İnsanlar, kendi değerlerini ve inançlarını doğrulamaya çalışır. Toplumun dışında olanları izlemek, izleyicilere “Ben farklı değilim, normlara uyuyorum” hissini verir. - Bilinmeyene Duyulan Merak
Farklı olan her zaman dikkat çeker. Beynimiz, öngöremediğimiz veya anlamlandıramadığımız şeylere odaklanır. Ancak bu merak, bazen empatiden uzaklaşıp bir tür kontrol arzusuna dönüşebilir.
Sosyal Medya: Dijital Çağın Yeni Freak Show'u mu?
Freak Show kültürü fiziksel sahnelerden çekilmiş olabilir, ancak bugün sosyal medyada benzer bir eğilim açıkça görülüyor. Örneğin:
- Evlilik programları ve reality şovlar
- YouTube’da sıradışı yaşam tarzlarını sergileyen videolar
- TikTok’ta viral olan, toplumsal normlara uymayan kişiler
Bu platformlarda insanlar artık doğrudan sergilenmiyor, ama onların hayatları, duyguları ve kimlikleri birer "tıklama" malzemesi hâline geliyor.
Sosyal medya algoritmaları, kullanıcıların ilgisini en çok çeken içerikleri öne çıkarır. Ne yazık ki, bu ilgi çoğu zaman skandal, kaos ve norm dışı olanı izleme arzusuyla beslenir. Yani, ne kadar garip ya da rahatsız edici olursa, o kadar görünür olur.
Zorbalık Ekonomisi: Algoritmalar Nasıl Çalışıyor?
Sosyal medya platformları için asıl önemli olan şey içeriklerin etik olup olmadığı değil, ne kadar etkileşim aldığıdır. İşte bu noktada tehlikeli bir döngü ortaya çıkıyor:
- Şok Edici veya Farklı İçerik Üret: İzleyicinin dikkatini çek.
- Tartışma ve Alay Ortamı Yarat: Ne kadar fazla yorum yapılırsa, içerik o kadar öne çıkar.
- Algoritma Ödüllendirsin: Kaos ne kadar büyürse, içerik o kadar fazla kişiye ulaşır.
Bu durum, farklı olanları bir kez daha birer “eğlence nesnesi” hâline getiriyor. İzleyiciler çoğu zaman farkında olmadan zorbalığa ortak oluyor.
Empati Kaybolurken: Farklı Olanı Anlamak mı, İstismar Etmek mi?
Geçmişteki Freak Show’lar gibi, bugün sosyal medya platformlarında da norm dışı bireyler hedef alınmaya devam ediyor. Ancak burada gözden kaçan temel bir nokta var: Bu insanlar sadece izlenmek için var olmuyorlar.
Bu tür içeriklere merakla yaklaşmak doğal olabilir. Ancak sormamız gereken kritik sorular var:
- Bir başkasının kimliğini ya da farklılığını eğlenceye dönüştürmek hangi noktada sınırı aşar?
- Sosyal medyada gördüğümüz farklılıklar, gerçekten anlamaya yönelik mi yoksa sömürmeye mi hizmet ediyor?
- Kaçırdığımız insanlık hikâyelerini görebilmek için merakımızı nasıl yönetmeliyiz?
Bu Döngüyü Kırabilir Miyiz?
Zorbalıkla beslenen bu kısır döngüyü kırmak için bireysel ve toplumsal olarak yapabileceklerimiz var:
- Eleştirel Tüketici Ol: İzlediğin içeriğin ardındaki niyeti sorgula.
- Empatiyi Ödüllendir: Farklılıklara saygı gösteren içeriklere destek ver.
- Sessiz Kalmaktan Vazgeç: Zorbalık veya alay içeren paylaşımlara karşı duruş sergile.
Sonuç: Gördüğümüzden Daha Fazlası Var
Bugün belki bir Freak Show bileti almıyoruz, ama sosyal medyada her tıkladığımız içerik, bu kültürün modern hâlini besliyor olabilir. Peki, farklı olana gerçekten anlamak için mi bakıyoruz, yoksa kendi sıradanlığımıza bir çerçeve çizmek için mi?
Bir dahaki sefere normların dışında biriyle karşılaştığınızda, sadece izlemek yerine empati kurmayı deneyin. Çünkü her “garip” gördüğünüz insanın arkasında, çoğu zaman anlatılmamış bir hikâye vardır.
Ve belki de esas sorulması gereken soru şudur:
Bir insanı izlemek yerine, onu anlamayı ne zaman öğreneceğiz?
0 Yorumlar